Friday, April 11, 2014

Kırık bir saksıda yaşamaya çalışan frezya çiçeği

Bir saksıda duruyordu, tek başına, etrafındaki yabani otlara rağmen nefes almaya çalışıyordu. Hassastı, soğuğa sıcağa kuraklığa aşırı sulamaya gelmezdi.Çok güzel olmasına rağmen ona duyulan öfkeden saksısı çatlamıştı.

Dokunma, dokundukça bozacaksın. Bu doğanın bir düzeni var ve Sen ya bu düzenin içinde olacaksın, ya da olmayacaksan da buralardayken uyacaksın. Farkındalık sana sadece biraz daha acı verecek.

Bir düzeni var her ruh halinin. Ve sen en baştan beri yanlış yaptın. Buralarda sana nefes yok, en ufak bir gülümseme yok, istenmiyorsun artık. Kök salma, çek git. Git ki kendine ve rahatsızlık verdiklerine huzur gelsin. 

Krizantemleri kıskanmıştı. Hiç gelmemeliydi buralara. Bir soğan olarak kalmalıydı. hiç toprağa dokunmamalıydı bir şubat akşamı, Beşiktaş'ta.

Güzel frezya çiçeği her şeyden uzak, ama her şeyin dibinde, mutsuzdu.
--

No comments:

Post a Comment