Tuesday, March 24, 2015

Selanik yokuşu

30 Eylül öğleni idi. Güneş tüm tepelerden kendini sıyırmış hemen üzerimizdeydi. Ufak kahkahalarını duyar gibiydim. Bisikletim beni üç tam gündür taşıyordu.

O düz yoldan sonra, yüksekliğimizin değişmediği iki üç virajdan sonra önümüzde korkunç bir rampa olduğunun farkındaydım. Bu rampa iki hafta önce Göztepe de bir bisiklet satıcısında bize bahsedilen "Selaniğin girişi çok zor" denilen rampaydı.

Burası bir otoban gibiydi. Selanik'in doğu yönünde ana girişi, 3-4 şeritlik yol. Yüklü kamyonların yarım yamalak yaktığı motorinden kalan egzosları koklayarak çıkmaya çalışıyorduk. En düşük vitese gelmiştik ama dahası yoktu. Dizlerimin üzeri ağrıyordu ama durmamalıydım. Durunca hareket etmek zordu, yokuştu, çok zor bir yokuştu.

Selanik'e geliyorduk, En önemli duraklarımızdan biri, Ata'nın huzuru.. Selanik'e geliyorduk, burası bizim tüm planlarımızın sonuydu, bundan sonra özgürce Atina'ya inecektik.

Ama Selanik'e gelmemiştik. Bu yol bitmiyordu.. Acaba bitmeyecek miydi? Neden böyle bir yol vardı? Neden denize paralel yollar yapmamışlardı. Mesela "Ege sahil yolu projesi" olmamıştı?

Dizlerimi hissetmiyordum. Bazen bir heyecanla ikinci vitese geçiyor, yaklaşık üç saniye sonra yaptığım ölümcül hatayı anlıyor hemen birinci vitese geri alıyordum.

Selanik'e gelmiş sayılırdık. Çünkü yokuşun çoğunu çıkmıştım. Gider gitmez  Şule'ye geldiğimi yazacaktım. Merakla bekliyor olmalıydı, Belki başka birşeyler meşguldü ama kocaman kalbinin bir kısmı buradaydı.

Hüseyin arkamdaydı, Onun yavaş yavaş sıkıldığını hisseder gibiydim (iki gün sonra pişmanlıklar başlayacaktı).

Tepedeydik. durmuştuk. bitmişti. bundan sonrası yokuş aşağı salınmacaydı. GPS'den bakmıştık sonradan Selanik'in en berbet oteli olacağını anlayacağımız otelin yerine.

Gelmiştik. gün bizimdi, yokuş aşağı yol bizimdi. Telefonun diğer ucunda benimle heyecanı yaşayan Şule benimdi. Selanik İzmir'di, İzmir aşk idi. Aşk? Midilli adasına bakarak sevişmekti.

Gelmiştik, İnmiştik.. Şehrin kaotik, gürültülü ve Büyük İskender'in utanacağı bir takım yollarından sonra dünyanın tüm güzelliklerine gelmiştik.



No comments:

Post a Comment